“Ata İttifakı’nın” Cumhurbaşkanı Adayı Sinan Oğan, kendi söylemleri ile çelişkili bir şekilde ve bütün insanların beklemediği bir tarzda Cumhur İttifakına yanaşarak, desteğini açıklayınca pek çok siyasetçi ve özellikle kendisine oy veren seçmenleri ters köşe yaptı. Siyasi analistlerin yorumlarına göre ise “Harakiri” yaparak, siyasi hayatını başlamadan bitirdi.

Ata İttifakı kurulurken “Türk Milliyetçilerini adaysız bırakmayacağım” diyerek yola çıkan, ardından Devlet Bahçeli’ye “Türk Bayrağındaki Türk ismini çıkarmayı talep eden Hüda Par ile Türk Milliyetçileri nasıl yan yana gelebilir?” sorusunu gönderen, “sığınmacılar, mülteciler gönderilecek. Asıl Beka sorunu burada” gibi boyunu aşan söylemlerde bulunan Sinan Oğan, “terör olaylarının” bitirilmesini savunurken, 180 derece bir dönüşle; savunduklarının tam aksine bir hareket içine girdi.

Özellikle Ülkücü kesim tarafından büyük ihanetle suçlanan, dik duramamakla ve omurgasızlıkla suçlanan Sinan Oğan’ın, HüdaPar’ın payandası konumuna iddia edildi. Kısaca; 14 Mayıs genel seçimlerinde bulundukları bölgelerde milletvekillerine oy vererek “vefa borcunu” ödediklerini belirten Cumhur İttifakı bileşenlerinin tabanı, Oğan’ı bahane ederek, kızgınlık ve satılmışlık duygusu içinde Millet İttifakını destekleyeceklerini sosyal medya platformunda dile getirmeye başladılar.  Böylece, seçimlerden yaklaşık 6 ay kadar önce anketlere takılan “Başkanlık sisteminden memnun musunuz? Ve Parlamenter sistemi istiyormusunuz” sorularına yaklaşık yüzde 63 dolaylarında “Hayır/Evet” oyu veren Cumhur İttifakı tabanı, 28 Mayıs genel seçimlerinde, hem Sinan Oğan’a tepki, hem de “Ülkeyi bu hale getiren Cumhur İttifakına oy vermeyen bizler, Sinan Oğan ismi ile yanıldık” diyerek Kılıçdaroğlu’na yöneldiler. Ülkü Ocaklarının güçlü eski başkanlarından Azmi Karamahmutoğlu ile Alaattin Aldemir bu konu hakkında ülkücü kesime ve BBP’ye çağrıda bulundular.

Siyaset dünyasının ünlü isimlerinden bir tanesi de, Sinan Oğan’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptığı görüşmeden sonra, bütün kesimlerin beklentilerinin aksine Cumhur İttifakına destek vereceğini açıklamasının ardında, iki önemli iddianın olabileceğini belirtti;

Sinan Oğan Azerbaycan Devlet Başkanı Aliyev’in gerçek dostlarından ve onunla işbirliği içinde olan birisidir. O, Aliyev’in ricası ile böyle bir karar almıştır.

Sinan Oğan, mahkeme kararı ile döndüğü MHP’de genel başkanlık konusunda ısrarcı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, belki kendisine Devlet Bahçeli sonrası genel başkanlık sözü vermiş olabilir, iddialarında bulundu.

Durum ne olursa olsun, ikbal peşinde koşan Narsist bir kimsenin, yol arkadaşlarına, kendisine oy veren kitleye “teşekkür” bile etmeden, onlarla konuşmadan böyle bir karar vermesi siyaset dünyası tarafından kınandı.

Sinan Oğan’ın Cumhur İttifakını destekleme kararının ardından Sosyal Medya hesaplarında paylaşılan yorumlardan bazıları söyle;

-“O, yüzde 5 küsurluk oy, şahıslar üstü bir tavır oyudur. Değil Sinan Oğan, herhangi ülkücü bir aday olsa, aynı coşkuyla gider oyumuzu verirdik. Bizden aldığı rüzgarla Cehennemin kapısını kapatmak üzere yola çıkıp, o kapıda mangal yapmak isteyenleri siyasetin mezarlığına gömmek boynumuzun borcu olsun”

-“Nasıl ki, dayatmalar ile iki adayın arasına sıkışmadık ve Sinan Oğan’a oy verdiysek, o fikir değiştirdi diye dün tükürdüğümüzü yalayacak değiliz. Yolumuz yine sürecek

-"Ülkücü Cumhurbaşkanı Adayı diye yola çıkıldı, Ülküdaşlarına teşekkür bile etmeyen bir metinle durağa varıldı”

-Ülkü Ocakları eski başkanlarından, MHP milletvekillerinden Atila Kaya “Ben, Cehennemin kapıları kapayasın diye imza vermiştim. Cehennemi odun taşıyasın diye değil. Arzuladığın ikbali tek adamın iradesinden devşirebileceğini umuyorsan; eklemlemeye çalıştığın geleneği hiç tanıyamamışsın demektir”

Durum bu… Yorumu sizlere bırakıyorum.

Saygılarımla…

Esen Kalınız…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.