HSBC Türkiye; ülkemizde iklim değişikliğinekarşı en hassas bölgelerden biri olan Büyük Menderes Havzası’ndasuyun verimli kullanımına katkı için harekete geçti. WWF-Türkiye iş birliğiyle Aydın’ın HaydarlıKöyü’nde başlatılan proje kapsamında, yağmur suyunun belli haznelerde toplanarak günlük kullanımda veya sulamada yeniden kullanılmasıile aşırı yağışlara karşı yağmur suyunun toprağa emdirilmesi gibi çeşitli teknikler uygulanarak bölge için sürdürülebilir bir yağmur suyu hasadı modeli oluşturuluyor.
2 yıl sürecek proje kapsamında 650 ton yağmur suyunun hasat edilerek HaydarlıKöyü’ndeekolojik bir değişim yaratılması hedefleniyor. Yazın yaşanan kuraklık için yağmur yağarken su biriktirilmesi ve toprağa su emdirilmesi ile kışın yaşanabilecek aşırı yağışlar için toprak geçirgenliğinin artırılarak su basmalarının azaltılması ve yeraltı su kaynaklarının beslenmesi amaçlanıyor.
Bireyler tarafından tekrar edilebilir ve ölçeklendirilebilir küçük ölçekli önlem ve uygulamaların gerçekleştirildiğiproje ile ayrıcatatlı su, su riskleri ve yağmur suyu hasadı konularındaeğitim çalışmalarıylaİstanbul, İzmir ve bölge okullarındaki 3 bin öğrenciye ulaşılacak.
“Hedefimiz Büyük Menderes Havzası için sürdürülebilir bir model oluşturmak”
Birleşmiş Milletler ‘Dünya Çölleşme ile Mücadele Günü’ kapsamında ‘Yağmur Suyu Hasadı’ projesinin önemine dikkat çeken HSBC Türkiye Kurumsal İletişim Grup Başkanı Pınar Türker Fadıllıoğlu “HSBC Grubu 8 yıldır küresel çapta yürüttüğü ‘Su Programı’ kapsamında faaliyet gösterdiği ülkelerde temiz su kaynaklarının korunması ve bu konuda çevre bilincinin artırılmasına yönelik projeler yürütüyor. Haydarlı Köyü’ndeki bu proje ile de hem yağmur suyu hasadı yapılarak dezavantajlı bir köyün su ihtiyacını gidermeyi, hem de bölgede ekolojik sürdürülebilirliğe destek olmak adına tekrar edilebilir bir model oluşturmayı hedefliyoruz. HSBC Gönüllülerimizle, İstanbul, İzmir ve bölge okullarında tatlı suyun önemi ve yağmur suyu hasadı yöntemleriyle ilgili eğitim vererek 3 bin öğrenciye ulaşacağız. Daha fazla yağmur suyu hasadıyla, yeraltı suyu ve şebeke suyu kullanımı azaltılırken, yerel halka sosyo-ekonomik faydalar da sağlanacaktır. Bu nedenle, ‘Yağmur Suyu Hasadı’ projesi ülkemizde çölleşme ve kuraklıkla mücadele konusunda toplumun bilinçlendirilmesi ve farkındalık oluşturulması açısından da büyük önem taşıyor” ifadelerini kullandı.
WWF-Türkiye Genel Müdürü Aslı Pasinli ise konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede şöyle konuştu: “Ülkemizdeki 25 akarsu havzasından biri olan Büyük Menderes Havzası’nda 10 yıldan uzun süredir su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımı konusunda çalışıyoruz.Tarım ve sanayinin, kaynakları daha verimli kullanması ve ‘su ayakizi’ni azaltması için bugüne kadar yaptığımız sektörel bilgilendirme ve dönüşüm çalışmalarının yanısıratarımsal ve evsel kullanımdan kaynaklanan ‘su ayakizi’ni azaltmak içingerçekleştirdiğimiz bu proje, tekrar edilebilir ve ölçeklenebilir olması itibarıyla bizim için çok kıymetli. Projemizin çölleşme ve kuraklık ilemücadelede önemli bir yöntem olan yağmur suyu hasadı tekniklerini yerele aktarmasını önemsiyoruz.Havzadaki diğer çalışmalarımızı tamamlayacak şekilde, bölgedeki tüm paydaşları da yanımıza alarak proje sonunda ortaya çıkacak modelin havza çapında yaygınlaştırılmasını amaçlıyoruz.”
Birleşmiş Milletler, 1994 yılında dünyadaki çölleşme ve kuraklık riskine dikkat çekmek ve farkındalık oluşturmak amacıyla 17 Haziran tarihini ‘Dünya Çölleşme ile Mücadele Günü’ olarak ilan etmiştir. Her yıl dünyanın farklı bir ülkesinde düzenlenen ‘Dünya Çölleşme ile Mücadele Günü’ etkinlikleri bu yıl, Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleşecek.
